Uluslararası meşhur Nasreddin Hoca fıkraları

Halis ECE

[size=18px][b][color=blue]Uluslararası meşhur Nasreddin Hoca fıkraları[/color][/b][/size]

[b]Nasreddin Hocamızın [/b][i](r.aleyh)[/i] fıkralarından birinin [b]Pakistan[/b]'daki nakli-anlatımı şöyledir:

Hoca merhum akşam vakti evinde oturmuş, [b]“şimdi bir yerden bir tas çorba gelse ne iyi olur!”[/b] diye aklından geçiriyormuş. Derken kapı çalınmış. Hoca bakmış ki, komşunun çocuğu elinde bir kâse ile duruyor. Geliş sebebini sorunca, çocuk cevap vermiş:

[b]– Annem size gönderdi, eğer çorbanız varsa bir kap verin diye... [/b]

Hoca hayıflanarak mırıldanmış:

[b]– Anlaşılan komşularımız dilek ve temennilerimizin bile kokusunu alıyorlar.[/b]
[size=14px][b][color=red]***[/color][/b][/size]

Şu da [b]Kazakistan[/b]'dan:

Hocanın köyüne ilim adamları gelmiş. Köylülere sormuşlar:

[b]– Bu köyde âlim biri var mı?[/b]

Halk;

[b]– Elbette![/b] demişler. [b]Bizim Nasreddin Hocamız var.[/b]

Hoca çağırılmış, meclis kurulmuş. Âlimler;

[b]– Hocaefendi! [/b]demişler, [b]sana kırk soru soracağız; ancak siz, hepsine iki kelime ile cevap vereceksiniz. [/b]

Hocaefendi;

–[b] Tamam, sorunuz! [/b]deyip soruları baştan sona dinlemiş.

Herkes cevap için [b]Hoca[/b]’nın ağzına bakarken, o iki kelime ile hulâsa etmiş:

[b]– Hiç anlamadım![/b]
[size=14px][b][color=red]***[/color][/b][/size]

Bir tane de [b]Çin[/b]’den anlatalım...

[b]Nusrdin Avanti[/b]'ye –Çinliler böyle ifade ediyor– bir tefeci gelip tenceresini ister. [b]Nusrdin Avanti [/b]şöyle der:

[b]– Çok isterdim, ama tencere şu anda lohusa yatağında doğum yapmaktadır.[/b]

Tefeci şaşırır:

[b]– Avanti, alayı bırak benimle!.. Nasıl olur da bakır tencere doğum yaparmış? [/b]

Avanti cevabı yapıştırır:

[b]– Bakır doğum yapmaz öyle mi? O halde senin fakir fukaraya verdiğin bakır mangırlar nasıl oluyor da beş-on iken, yüz-yüz elliye çıkıyor?[/b][color=#444444][/color]