İnsanların en kötüsü
[color=blue]İnsanların en kötüsü
Emânetçinin kendisine bırakılan malları muhâfaza etmekte emîn olması lâzım geldiği gibi, din âliminin de, islâm bilgilerini bozulmaktan muhâfaza etmekte emîn olması lâzımdır. Resûlullah efendimiz, “Âlimlerin kötüsü, insanların en kötüsüdür” buyurdu. Çünkü âlimler, bilerek günâh işlemektedir. Kötü din adamı, kanalizasyona benzer. Görünüşte, sağlam, san'at eseridir. İçi ise, pislik doludur.
Süfyan-ı Sevrî hazretleri buyurdu ki : «Âlim, ilmini dünyalık kazanmaya vasıta yapmadığı müddetçe bir din tabibidir. İlmini bir kazanç âleti olarak kullandığı takdirde, hastalığı kendisine çekmiş olur. Hastalığı kendisine çeken bir kimse, başkalarını nasıl tedavi edebilir.»
Fudayl bin İyâd buyurdu ki: «Ümmetlerin her biri, Rahmân'ın yolu üzerine oturmuş kötü âlimler yüzünden helâk olur! Onlar habîs amelleri ile Allahü teâlânın yolunu kesmiş, insanlara engel olmuş olurlar.»
Süfyan-ı Sevrî buyurdu ki : «Kişinin zühd, vera', takvâ, Allah korkusu, sabır gibi ahlâkî meziyetlere sahib olması, ilmi Allah rızası için tahsil ettiğinin alâmetidir. »
Muhammed bin Sîrîn buyurdu ki : «Cidden âlimlerin hepsi gitti. Onların ilminden geride kalan, sadece kötü kaplar içinde saklanmış tozlardan ibarettir!»
Yahyâ bin Muâz de şöyle derdi: «Zühd ve takvâ meziyetlerine sahib olmayan bir âlim, zamanının insanları için cidden bir azâb ve fitnedir! Ey âlim geçinenler! Evleriniz Kisrâ'nın sarayı gibi, ahlâkınız şeytanın hoşuna gidecek bir seviyede! Muhammed Mustafa'nın ahlâk ve sireti nerede?»
Abdurrahman es-Sülemî derdi ki : «Biz, öyle kimselere yetiştik ki, onlar, Kur'ân âyetlerini onar onar öğreniyorlardı. Öğrendikleri bir on âyetin ihtiva ettiği bilgilerle amel etmedikçe, bunları hayatlarında uygulamadıkça; diğer on âyete geçmezlerdi.»
Bazı kimseler, İmam Şa'bî’e gidip : «Ey âlim kişi, bizim meselemiz hakkında fetva veriniz!» demişler. O da demiş ki : «Benim gibisine «âlim» diye hitab etmeyiniz. Zira âlim, Allahü teâlânın korkusundan mafsalları parça parça olan kimsedir!»
Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
“Kıyâmet günü azâbların en şiddetlisi, ilmi kendisine fâideli olmıyan din adamınadır”
“Cehennemde azâb çekenlerden ba'zıları, kötü kokular yayar. Bu koku diğerlerine ateşten daha fazla azâb verir. Sen ne günâh işledin ki, böyle pis koku çıkarıyorsun denildikte, ben din adamı idim. Bildiklerimi yapmazdım der” .
[/color]
Emânetçinin kendisine bırakılan malları muhâfaza etmekte emîn olması lâzım geldiği gibi, din âliminin de, islâm bilgilerini bozulmaktan muhâfaza etmekte emîn olması lâzımdır. Resûlullah efendimiz, “Âlimlerin kötüsü, insanların en kötüsüdür” buyurdu. Çünkü âlimler, bilerek günâh işlemektedir. Kötü din adamı, kanalizasyona benzer. Görünüşte, sağlam, san'at eseridir. İçi ise, pislik doludur.
Süfyan-ı Sevrî hazretleri buyurdu ki : «Âlim, ilmini dünyalık kazanmaya vasıta yapmadığı müddetçe bir din tabibidir. İlmini bir kazanç âleti olarak kullandığı takdirde, hastalığı kendisine çekmiş olur. Hastalığı kendisine çeken bir kimse, başkalarını nasıl tedavi edebilir.»
Fudayl bin İyâd buyurdu ki: «Ümmetlerin her biri, Rahmân'ın yolu üzerine oturmuş kötü âlimler yüzünden helâk olur! Onlar habîs amelleri ile Allahü teâlânın yolunu kesmiş, insanlara engel olmuş olurlar.»
Süfyan-ı Sevrî buyurdu ki : «Kişinin zühd, vera', takvâ, Allah korkusu, sabır gibi ahlâkî meziyetlere sahib olması, ilmi Allah rızası için tahsil ettiğinin alâmetidir. »
Muhammed bin Sîrîn buyurdu ki : «Cidden âlimlerin hepsi gitti. Onların ilminden geride kalan, sadece kötü kaplar içinde saklanmış tozlardan ibarettir!»
Yahyâ bin Muâz de şöyle derdi: «Zühd ve takvâ meziyetlerine sahib olmayan bir âlim, zamanının insanları için cidden bir azâb ve fitnedir! Ey âlim geçinenler! Evleriniz Kisrâ'nın sarayı gibi, ahlâkınız şeytanın hoşuna gidecek bir seviyede! Muhammed Mustafa'nın ahlâk ve sireti nerede?»
Abdurrahman es-Sülemî derdi ki : «Biz, öyle kimselere yetiştik ki, onlar, Kur'ân âyetlerini onar onar öğreniyorlardı. Öğrendikleri bir on âyetin ihtiva ettiği bilgilerle amel etmedikçe, bunları hayatlarında uygulamadıkça; diğer on âyete geçmezlerdi.»
Bazı kimseler, İmam Şa'bî’e gidip : «Ey âlim kişi, bizim meselemiz hakkında fetva veriniz!» demişler. O da demiş ki : «Benim gibisine «âlim» diye hitab etmeyiniz. Zira âlim, Allahü teâlânın korkusundan mafsalları parça parça olan kimsedir!»
Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
“Kıyâmet günü azâbların en şiddetlisi, ilmi kendisine fâideli olmıyan din adamınadır”
“Cehennemde azâb çekenlerden ba'zıları, kötü kokular yayar. Bu koku diğerlerine ateşten daha fazla azâb verir. Sen ne günâh işledin ki, böyle pis koku çıkarıyorsun denildikte, ben din adamı idim. Bildiklerimi yapmazdım der” .
[/color]
Konular
- Yaptıklarımızın Hesabını Vermeye Hazırlıklı Mısınız.
- Kur'an Nasıl Bir Devlet Yönetimini Öneriyor.
- Kendimize Rab lar Edindiğimizin Farkında Bile Değiliz.
- Sesli düşler
- Ömürden Kaybolan Bir Senemiz
- Yardıma ihtiyacım var
- Hakan Kenan Hoca
- Türkiye'nin Gururu Lingerium
- Zorunlu Trafik Sigortası
- Kur'an ın Bizlere İndirilme Amacını Doğru Anlamalıyız.
- Rivayetleri Aklamak Adına, Kur'an a Saygısızlık Yapmayalım.
- Allah ın Affetmesi, Şefaati Konusunu Nasıl Anlamalıyız.
- Hac Suresi 47, Zümer Suresi 42. Ayetlerin. Ölüm Ve Rüya İlişkisi.
- Allah ın Sınırlarını Aşarak, Kafirlerden Olmak İstemiyorsak.
- Kur'an neden arapça indirilmiştir. Zuhruf 2-3. Fussilet 44. Ayet.
- Elbette tek vatan bö-lü-ne-me----yiz
- Bizleri dinden saptıran en büyük yanlışımız.
- Çalışanlarınızın network trafiğini DeskGate ile inceleyin
- DeskGate en iyi sirket guvenlik programi
- Pekala ölmüyormuyuz
- Siber saldırı ve afetlere karşı veri yedekleme yazılımı DeskGate
- Işsizlik sel gibi
- Ad adres telefon
- Nuhilik (noahidizm)
- Isa beklenen yahudi mesih midir?
- Cümle kapısı..
- Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 3
- Nasreddin Hoca Fıkraları
- Allah ın resulünün bizlere örnek oluşunu, hangi kaynaktan öğrenmeliyiz?
- Ayşecik İle Yasemin Sultan