Kadın-Erkek Birlikte Durmak)
[b][color=blue]İhtilât (Kadın-Erkek Birlikte Durmak)
Tesettürü yaralayan, zedeleyen davranışların en zararlılarından birisi de kadın-erkek ihtilâtıdır, yani karışık olarak aynı yerde bulunmalarıdır.
İmam-ı Gazâlî hazretleri diyor ki:
“Birçok kadınlar için büyük zararlar, erkeklerin arasında bulunmalarından doğar. Fitne korkusu olan her yerde kadının gözünü korumak lâzımdır. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v) ' in evine bir kör adam geldi. Hazret-i Âişe ve diğer hanımları oturuyorlardı, kalkmadılar ve gelen kimse için:
“-Kördür, bizi görmez!..” dediler. Peygamber Efendimiz -sallallâhu aleyhi ve sellem- buyurdu:
“-Onun gözleri görmüyorsa, sizinkiler de mi görmüyor?” (İmâm-ı Gazâlî, a.g.e., sh: 197)
İhtilâtın sebeplerinden birisi de iş yerlerindeki durumdur. Maalesef “...Çağımızda kadınlarla erkekler arasında sun'î bir eşitlik yarışı başlatılmıştır. Yaratılıştaki husûsiyetlere zıt olan bu yarış, hanımlık ve annelik meziyetlerini za'fa uğratmakta ve âileyi yaralamaktadır. Hanımların ev tanzimi ve salih bir nesil yetiştirmek yolunda, evlâdlarının ahlâkî yapıları ile meşgul olmaları yerine, hanımlıklarına, müstesnâ fıtratlarına zıd işlere yönlendirilmeleri, mantık, iz'ân ve îmana sığmaz. Çünkü âiledeki huzur ve saadet, kadındaki ve erkekteki istîdatların yerli yerince kullanılması ve korunmasıyla elde edilebilir. ( Osman Nûri Topbaş, Muhabbetteki Sır, sh: 249)
Yazımızı Mûsâ Topbaş -kuddîse sirruh- hazretlerinin kadın erkek karışık oturmak mevzûundaki şu sözleri ile bitiriyoruz.
“...Bazı âile reislerinin nazarları insanlara karşı olduğu için daima onlardan iltifat beklerler. Meselâ «Komşumuz çok nazik ve kibardır. Bize karşı da saygılıdırlar, o bize âilesi ile beraber geldiğinde ayrı olarak oturursak onu üzmüş oluruz. Hep beraber oturursak bir sakınca yoktur.» kanaatini yürütürler.
Böylece ahmakça hareketle, Cenâb-ı Hakk'ın rızâsını, kulun rızâsına tercih ederler. Böyle şâibeli kulluk yolunda olanların, tesettürleri, namazları ve diğer ibâdetleri olsa da semere alamazlar. Çünkü yarım insandırlar. Yüz tane yarım insanı toplasanız bir insan etmez. Çünkü her hareketleri istikrarsızlık içindedir. Bugün “ak” dediklerine yarın “kara” diyebilirler, çünkü îman-ı hakîkî kalplerine tam olarak yerleşmemiştir.
Bunların yapacakları; hatalarını bilip, nâdim olmak, istiğfar etmek ve sâlihlerin, sâdıkların peşini bırakmamak ve onların nasihatlerinden istifâde etmek olmalıdır.” (Sâdık Dânâ, Altınoluk Sohbetleri 5, sh: 45-46) [/color] [/b]
Tesettürü yaralayan, zedeleyen davranışların en zararlılarından birisi de kadın-erkek ihtilâtıdır, yani karışık olarak aynı yerde bulunmalarıdır.
İmam-ı Gazâlî hazretleri diyor ki:
“Birçok kadınlar için büyük zararlar, erkeklerin arasında bulunmalarından doğar. Fitne korkusu olan her yerde kadının gözünü korumak lâzımdır. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v) ' in evine bir kör adam geldi. Hazret-i Âişe ve diğer hanımları oturuyorlardı, kalkmadılar ve gelen kimse için:
“-Kördür, bizi görmez!..” dediler. Peygamber Efendimiz -sallallâhu aleyhi ve sellem- buyurdu:
“-Onun gözleri görmüyorsa, sizinkiler de mi görmüyor?” (İmâm-ı Gazâlî, a.g.e., sh: 197)
İhtilâtın sebeplerinden birisi de iş yerlerindeki durumdur. Maalesef “...Çağımızda kadınlarla erkekler arasında sun'î bir eşitlik yarışı başlatılmıştır. Yaratılıştaki husûsiyetlere zıt olan bu yarış, hanımlık ve annelik meziyetlerini za'fa uğratmakta ve âileyi yaralamaktadır. Hanımların ev tanzimi ve salih bir nesil yetiştirmek yolunda, evlâdlarının ahlâkî yapıları ile meşgul olmaları yerine, hanımlıklarına, müstesnâ fıtratlarına zıd işlere yönlendirilmeleri, mantık, iz'ân ve îmana sığmaz. Çünkü âiledeki huzur ve saadet, kadındaki ve erkekteki istîdatların yerli yerince kullanılması ve korunmasıyla elde edilebilir. ( Osman Nûri Topbaş, Muhabbetteki Sır, sh: 249)
Yazımızı Mûsâ Topbaş -kuddîse sirruh- hazretlerinin kadın erkek karışık oturmak mevzûundaki şu sözleri ile bitiriyoruz.
“...Bazı âile reislerinin nazarları insanlara karşı olduğu için daima onlardan iltifat beklerler. Meselâ «Komşumuz çok nazik ve kibardır. Bize karşı da saygılıdırlar, o bize âilesi ile beraber geldiğinde ayrı olarak oturursak onu üzmüş oluruz. Hep beraber oturursak bir sakınca yoktur.» kanaatini yürütürler.
Böylece ahmakça hareketle, Cenâb-ı Hakk'ın rızâsını, kulun rızâsına tercih ederler. Böyle şâibeli kulluk yolunda olanların, tesettürleri, namazları ve diğer ibâdetleri olsa da semere alamazlar. Çünkü yarım insandırlar. Yüz tane yarım insanı toplasanız bir insan etmez. Çünkü her hareketleri istikrarsızlık içindedir. Bugün “ak” dediklerine yarın “kara” diyebilirler, çünkü îman-ı hakîkî kalplerine tam olarak yerleşmemiştir.
Bunların yapacakları; hatalarını bilip, nâdim olmak, istiğfar etmek ve sâlihlerin, sâdıkların peşini bırakmamak ve onların nasihatlerinden istifâde etmek olmalıdır.” (Sâdık Dânâ, Altınoluk Sohbetleri 5, sh: 45-46) [/color] [/b]
Konular
- Yaptıklarımızın Hesabını Vermeye Hazırlıklı Mısınız.
- Kur'an Nasıl Bir Devlet Yönetimini Öneriyor.
- Kendimize Rab lar Edindiğimizin Farkında Bile Değiliz.
- Sesli düşler
- Ömürden Kaybolan Bir Senemiz
- Yardıma ihtiyacım var
- Hakan Kenan Hoca
- Türkiye'nin Gururu Lingerium
- Zorunlu Trafik Sigortası
- Kur'an ın Bizlere İndirilme Amacını Doğru Anlamalıyız.
- Rivayetleri Aklamak Adına, Kur'an a Saygısızlık Yapmayalım.
- Allah ın Affetmesi, Şefaati Konusunu Nasıl Anlamalıyız.
- Hac Suresi 47, Zümer Suresi 42. Ayetlerin. Ölüm Ve Rüya İlişkisi.
- Allah ın Sınırlarını Aşarak, Kafirlerden Olmak İstemiyorsak.
- Kur'an neden arapça indirilmiştir. Zuhruf 2-3. Fussilet 44. Ayet.
- Elbette tek vatan bö-lü-ne-me----yiz
- Bizleri dinden saptıran en büyük yanlışımız.
- Çalışanlarınızın network trafiğini DeskGate ile inceleyin
- DeskGate en iyi sirket guvenlik programi
- Pekala ölmüyormuyuz
- Siber saldırı ve afetlere karşı veri yedekleme yazılımı DeskGate
- Işsizlik sel gibi
- Ad adres telefon
- Nuhilik (noahidizm)
- Isa beklenen yahudi mesih midir?
- Cümle kapısı..
- Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 3
- Nasreddin Hoca Fıkraları
- Allah ın resulünün bizlere örnek oluşunu, hangi kaynaktan öğrenmeliyiz?
- Ayşecik İle Yasemin Sultan