Ah! Keşke Senenin Tamamı RAMAZAN Olsaydı
Ramazan-ı Şerif’i on iki ayın sultanı kılan fazilet, aslında RAMAZAN lafzının mânâsında gizli. “Ramazan, yakıp yok eden” demektir. Rasûl-i Kibriya (sav) buyuruyor ki: “Ramazan ayı, Ramazan diye isimlendirildi çünkü o günahları yakar (yok eder).” (Camiu’s-Sağir, 2596). O günah ki dilde ağırlık, kabirde karanlık, sıratta boyunda yük, mahşerde rezillik, mizanda sefillik, huzuru İlâhiyye’de divana durulduğunda kula darlıktır. Cebinde akrep olduğunu bilen bir kimse o akrebi çıkarmadıkça maddî varlığına el uzatamadığı gibi kul da kalbindeki zehirli günah akrebini çıkarmadıkça menbâı kalp olan mânevî değerlerini çıkarmaya el atamaz. Günah akrepleri bir bir Ramazan’da yakılıp yok edildiği için mânevî huzur, insanların kalbini sonra kalıbını ve sonra da afak ve enfüsü kaplıyor.
Allah (cc) Rasûlü (sav), Ashabını Ramazan-ı Şerif geldiği zaman şu sözlerle tebrik ederdi: “Size Ramazan ayı geldi. O mübarek bir aydır. Allah o ayda orucu farz kıldı. Cennetin kapıları açıldı, cehennem kapıları kapandı, şeytan zincire vuruldu. Onda öyle bir gece vardır ki bin aydan daha hayırlıdır. Kim o ayın hayrından mahrum kalırsa bütün hayırlardan mahrum olur.” Ebû Hureyre (ra) rivayetiyle Müsned ve Nesei’de zikredilen bu Hadis-i Şerif’i âlimlerin bir kısmı; Ramazan-ı Şerif ve bayramları tebrik için delil kabul etmişlerdir.
Allah’ım! Bizi bu kıymetli ayda hakkıyla istifade edenlerden kıl, mahrum olanlardan eyleme. “Eğer insanlar Ramazan ayının kıymetini bilselerdi senenin tamamının Ramazan olmasını isterlerdi.” Bu Hadis-i Şerif üzerinde yoğunlaşan zâhidler, “Biz nasıl olur da senenin tamamına Ramazan’ın faziletini ve mânevî havasını yayabiliriz?” diye düşünmüşler ve şöyle bir yol tutmuşlardır: Ramazan-ı Şerif’e altı ay kala Ramazan’a kalben ve rûhen hazırlanmaya başlamışlardır. Ramazan-ı Şerif bitince de beş ay acaba Ramazan’ın hakkını verebildik mi diye kendilerini hesaba çekmişlerdir. On iki ay devamlı gündemlerinde Ramazan ayının neşesini canlı tutmuşlardır.
Ramazan-ı Şerif; bereketin sağnak sağnak yağdığı, füyuzât-ı İlâhiyye’nin âfâkı ve enfüsü kapladığı, sevapların kat kat katlandığı, kalplerin rahatladığı, Rabbimizin kullarının birbirleriyle hayırda yarıştığına nazar edip razı olduğu, meleklerine, kullarını gösterip onlarla öğündüğü mübarek bir aydır.
Ramazan-ı Şerif, gecesiyle gündüzüyle ihya edilmeli. Rasûl-i Zişan Efendimiz (sav), Ramazan ayı girince ibadetini artırır özellikle son on gününde hanımlarını da geceleri ihya etmeleri için uyandırırlardı. Bir kul, Ramazan-ı Şerif’i nasıl olur da kendime şefaatçi ederim onu nasıl hakkıyla ihya ederim derse, Kuran ve Sünnet menşeli şu tavsiyelere kulak verip muktezasınca (gereğince) amel etmelidir:
* Evvela her hâlini gören ve gözeten Allah (cc)’ı unutma.
* İçini de dışını da gözetleyen Mevla-yı Zülcelal (cc)’i ona isyanlarla darıltma.
* Âhiretini ıslah edecek sâlih ameller işle.
* Günahın büyüğünü de küçüğünü de boşla. Çünkü ısrar edilen küçük günah, büyük günaha dönüşür. Büyük günahım çok diye de ümitsizliğe düşme, istiğfar edildiği zaman büyük günahlar affolunur. Günahın küçüklüğüne değil günah işlediğin Zât (cc)’ın yüceliğine bak. Yani az günahı az sanma kime karşı işledin ona bak.
* Her işine ona tevekkül ederek besmeleyle başla. İşte o zaman Rabbimiz dünyanı ıslah edici olarak sana yeter.
* İçini, sırrını ve kalbini huzurla, ihlasla, huşû ile ve fuyûzât-ı ilahiyyeyle süsle. O dışını süsleyici olarak sana yeter.
* Gıybet etme ve yalan söyleme, kalbine haset koma, sûizanla yalan ve iftira cürmünü boylama.
* Zikreden dil, huzura bükülen bel, sahibine yönelen diri (kalp), cennet ve cemaline vardıracak takva azığı tedariki için Ramazan-ı Şerif’i vesile kıl.
* Fırsat buldukça sözü Rahmanî, yüzü nûrânî Allah dostlarının sohbetlerinde bulun. Hikmet ehli kişilerin sözlerini ahiret yolunda geçerli bir akçe bil.
* Ölüm gelip seni bulmadan, karanlık kabre girmeden ömür sermayesini ganimet bil.
* Halinle, kâlinle (güzel sözünle) ve malınla hep sadaka veren ol.
(Ömer ARİF)
Allah (cc) Rasûlü (sav), Ashabını Ramazan-ı Şerif geldiği zaman şu sözlerle tebrik ederdi: “Size Ramazan ayı geldi. O mübarek bir aydır. Allah o ayda orucu farz kıldı. Cennetin kapıları açıldı, cehennem kapıları kapandı, şeytan zincire vuruldu. Onda öyle bir gece vardır ki bin aydan daha hayırlıdır. Kim o ayın hayrından mahrum kalırsa bütün hayırlardan mahrum olur.” Ebû Hureyre (ra) rivayetiyle Müsned ve Nesei’de zikredilen bu Hadis-i Şerif’i âlimlerin bir kısmı; Ramazan-ı Şerif ve bayramları tebrik için delil kabul etmişlerdir.
Allah’ım! Bizi bu kıymetli ayda hakkıyla istifade edenlerden kıl, mahrum olanlardan eyleme. “Eğer insanlar Ramazan ayının kıymetini bilselerdi senenin tamamının Ramazan olmasını isterlerdi.” Bu Hadis-i Şerif üzerinde yoğunlaşan zâhidler, “Biz nasıl olur da senenin tamamına Ramazan’ın faziletini ve mânevî havasını yayabiliriz?” diye düşünmüşler ve şöyle bir yol tutmuşlardır: Ramazan-ı Şerif’e altı ay kala Ramazan’a kalben ve rûhen hazırlanmaya başlamışlardır. Ramazan-ı Şerif bitince de beş ay acaba Ramazan’ın hakkını verebildik mi diye kendilerini hesaba çekmişlerdir. On iki ay devamlı gündemlerinde Ramazan ayının neşesini canlı tutmuşlardır.
Ramazan-ı Şerif; bereketin sağnak sağnak yağdığı, füyuzât-ı İlâhiyye’nin âfâkı ve enfüsü kapladığı, sevapların kat kat katlandığı, kalplerin rahatladığı, Rabbimizin kullarının birbirleriyle hayırda yarıştığına nazar edip razı olduğu, meleklerine, kullarını gösterip onlarla öğündüğü mübarek bir aydır.
Ramazan-ı Şerif, gecesiyle gündüzüyle ihya edilmeli. Rasûl-i Zişan Efendimiz (sav), Ramazan ayı girince ibadetini artırır özellikle son on gününde hanımlarını da geceleri ihya etmeleri için uyandırırlardı. Bir kul, Ramazan-ı Şerif’i nasıl olur da kendime şefaatçi ederim onu nasıl hakkıyla ihya ederim derse, Kuran ve Sünnet menşeli şu tavsiyelere kulak verip muktezasınca (gereğince) amel etmelidir:
* Evvela her hâlini gören ve gözeten Allah (cc)’ı unutma.
* İçini de dışını da gözetleyen Mevla-yı Zülcelal (cc)’i ona isyanlarla darıltma.
* Âhiretini ıslah edecek sâlih ameller işle.
* Günahın büyüğünü de küçüğünü de boşla. Çünkü ısrar edilen küçük günah, büyük günaha dönüşür. Büyük günahım çok diye de ümitsizliğe düşme, istiğfar edildiği zaman büyük günahlar affolunur. Günahın küçüklüğüne değil günah işlediğin Zât (cc)’ın yüceliğine bak. Yani az günahı az sanma kime karşı işledin ona bak.
* Her işine ona tevekkül ederek besmeleyle başla. İşte o zaman Rabbimiz dünyanı ıslah edici olarak sana yeter.
* İçini, sırrını ve kalbini huzurla, ihlasla, huşû ile ve fuyûzât-ı ilahiyyeyle süsle. O dışını süsleyici olarak sana yeter.
* Gıybet etme ve yalan söyleme, kalbine haset koma, sûizanla yalan ve iftira cürmünü boylama.
* Zikreden dil, huzura bükülen bel, sahibine yönelen diri (kalp), cennet ve cemaline vardıracak takva azığı tedariki için Ramazan-ı Şerif’i vesile kıl.
* Fırsat buldukça sözü Rahmanî, yüzü nûrânî Allah dostlarının sohbetlerinde bulun. Hikmet ehli kişilerin sözlerini ahiret yolunda geçerli bir akçe bil.
* Ölüm gelip seni bulmadan, karanlık kabre girmeden ömür sermayesini ganimet bil.
* Halinle, kâlinle (güzel sözünle) ve malınla hep sadaka veren ol.
(Ömer ARİF)
Ah! Keşke Senenin Tamamı RAMAZAN Olsaydı yorumları
keceemre
10.10.2007Keşke oyle olsa namaz kılmayanlar bile 1 ay boyunca namaz kılkıyor camiye gidiyor Allah için oruç tutup zekay veriyor...
su misali
17.09.2007[quote]Ah! Keşke Senenin Tamamı RAMAZAN Olsaydı[/quote]
keşke olsaydı.. keşke bütün ayları ve günleri ramazan gibi geçirebilseknaz
17.09.2007[quote="katip"]Allah razi olsun naz teşekkür ederiz.Mevla hakkımızda mubarek ayı şefaatçi kılsın inşeAllah[/quote]
amin katip, Allah senden de razı olsun.katip
16.09.2007Allah razi olsun naz teşekkür ederiz.Mevla hakkımızda mubarek ayı şefaatçi kılsın inşeAllah
Konular
- Yaptıklarımızın Hesabını Vermeye Hazırlıklı Mısınız.
- Kur'an Nasıl Bir Devlet Yönetimini Öneriyor.
- Kendimize Rab lar Edindiğimizin Farkında Bile Değiliz.
- Sesli düşler
- Ömürden Kaybolan Bir Senemiz
- Yardıma ihtiyacım var
- Hakan Kenan Hoca
- Türkiye'nin Gururu Lingerium
- Zorunlu Trafik Sigortası
- Kur'an ın Bizlere İndirilme Amacını Doğru Anlamalıyız.
- Rivayetleri Aklamak Adına, Kur'an a Saygısızlık Yapmayalım.
- Allah ın Affetmesi, Şefaati Konusunu Nasıl Anlamalıyız.
- Hac Suresi 47, Zümer Suresi 42. Ayetlerin. Ölüm Ve Rüya İlişkisi.
- Allah ın Sınırlarını Aşarak, Kafirlerden Olmak İstemiyorsak.
- Kur'an neden arapça indirilmiştir. Zuhruf 2-3. Fussilet 44. Ayet.
- Elbette tek vatan bö-lü-ne-me----yiz
- Bizleri dinden saptıran en büyük yanlışımız.
- Çalışanlarınızın network trafiğini DeskGate ile inceleyin
- DeskGate en iyi sirket guvenlik programi
- Pekala ölmüyormuyuz
- Siber saldırı ve afetlere karşı veri yedekleme yazılımı DeskGate
- Işsizlik sel gibi
- Ad adres telefon
- Nuhilik (noahidizm)
- Isa beklenen yahudi mesih midir?
- Cümle kapısı..
- Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 3
- Nasreddin Hoca Fıkraları
- Allah ın resulünün bizlere örnek oluşunu, hangi kaynaktan öğrenmeliyiz?
- Ayşecik İle Yasemin Sultan