Cennet, Allah (cc)'ın Adaletinin Bir Tecellisidir
[color=orange]Cennet, Allah (cc)'ın Adaletinin Bir Tecellisidir [/color]
Sonsuz kudret ve hakimiyet sahibi olan Rabbimiz bir ayetinde, "O, amel (davranış ve eylem) bakımından hanginizin daha iyi (ve güzel) olacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı..." (Mülk Suresi, 2) buyurarak insanın yaratılışındaki amacı bildirmiştir. Başka bir ayetinde de Yüce Allah (cc) bu amacın bilincinde olmayan, boş ve amaçsız bir hayat yaşama gayesinde olan insanları, "Bizim, sizi boş bir amaç uğruna yarattığımızı ve gerçekten Bize döndürülüp getirilmeyeceğinizi mi sanmıştınız?" (Müminun Suresi, 115) şeklinde sorguladığını haber vermiştir. İnsan dünyada bulunduğu süre boyunca Kuran'a uymakla, her düşüncesinde ve tavrında Allah (cc)'ın rızasını aramakla, vicdanını kullanmakla, güzel ahlakı yaşamakla ve salih amellerde bulunmakla sorumludur.
Bu açık gerçeğe rağmen kimi insanlar kendilerine bu gerçeğin dışında dünyevi birtakım amaçlar edinirler. Oysa insanın yaptığı herşey, söylediği her söz, hatta aklından geçen tüm düşünceler, ahirette karşısına çıkmak üzere amel defterine yazılmaktadır. Allah (cc)'ın Kuran'da, "... Yaptıklarınızdan muhakkak sorumlu tutulacaksınız" (Nahl Suresi, 93) ve "Yapmakta oldukları dolayısıyla her biri için dereceler vardır..." (Enam Suresi, 132) ayetleriyle bildirdiği gibi, insanlar her yaptıklarının karşılığını mutlaka ahirette alacaklardır. Bu gerçek bir hadiste şöyle haber verilmiştir:
Pişman olan kimse, Allah'ın rahmetini gözler. Kendini beğenen de Allah'ın gazabını bekler. Herkes Allah'ın huzuruna, ölümünden önce yaptığı amel ile gelir. Ve muhakkak ki amellerin sahipleri hatimelerine (son hallerine, son sözlerine) göre hüküm giyerler... Kim zerre kadar hayır yaparsa onu görür. Kim de zerre kadar şer yaparsa onu görür. [Ramuz el-Ehadis-1, s. 237/15]
Kuran'da bu gerçeğin bildirildiği ayetlerden biri şöyledir:
Her bir nefsin hayırdan yaptıklarını hazır bulduğu ve her ne kötülük işlediyse onunla kendisi arasında uzak bir mesafe olmasını istediği o günü (düşünün)... (Al-i İmran Suresi, 30)
Allah (cc) yerde ve gökte olup biten herşeyi görür, her konuşmayı, fısıltıyı duyar ve bütün insanların yaptıklarından haberdardır. Hiçbir şey O'ndan gizli kalmaz. Allah (cc)'ın bize şah damarımızdan daha yakın olduğunu, her konuşmamızı, içimizden geçen herşeyi bildiğini, baktığımız, gördüğümüz herşeyi Allah (cc)'ın her an her açıdan gördüğünü iyi kavramak gerekir. Çünkü Allah (cc) ahiret günü insanların "hiç hesaba katmadıkları şeyleri" (Zümer Suresi, 47) de açığa çıkaracaktır. İnsanların kalabalıkta ya da yalnızken yaptıkları herşeyin, ağızlarından çıkan her sözün, zihinlerinden geçen her düşüncenin, belki de içlerinde gizli kalacağını sandıkları herşeyin ahirette bir karşılığı vardır. Bu, Allah (cc)'ın sonsuz adaletinin bir tecellisidir. Bu gerçek bir ayette şöyle bildirilmiştir:
Her biri için yaptıklarınızdan dolayı dereceler vardır; öyle ki amelleri kendilerine eksiksizce ödensin ve onlar zulme de uğratılmazlar. (Ahkaf Suresi, 19)
Bu yazı Harun Yahya’nın eserlerinden alınmıştır.
Sonsuz kudret ve hakimiyet sahibi olan Rabbimiz bir ayetinde, "O, amel (davranış ve eylem) bakımından hanginizin daha iyi (ve güzel) olacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı..." (Mülk Suresi, 2) buyurarak insanın yaratılışındaki amacı bildirmiştir. Başka bir ayetinde de Yüce Allah (cc) bu amacın bilincinde olmayan, boş ve amaçsız bir hayat yaşama gayesinde olan insanları, "Bizim, sizi boş bir amaç uğruna yarattığımızı ve gerçekten Bize döndürülüp getirilmeyeceğinizi mi sanmıştınız?" (Müminun Suresi, 115) şeklinde sorguladığını haber vermiştir. İnsan dünyada bulunduğu süre boyunca Kuran'a uymakla, her düşüncesinde ve tavrında Allah (cc)'ın rızasını aramakla, vicdanını kullanmakla, güzel ahlakı yaşamakla ve salih amellerde bulunmakla sorumludur.
Bu açık gerçeğe rağmen kimi insanlar kendilerine bu gerçeğin dışında dünyevi birtakım amaçlar edinirler. Oysa insanın yaptığı herşey, söylediği her söz, hatta aklından geçen tüm düşünceler, ahirette karşısına çıkmak üzere amel defterine yazılmaktadır. Allah (cc)'ın Kuran'da, "... Yaptıklarınızdan muhakkak sorumlu tutulacaksınız" (Nahl Suresi, 93) ve "Yapmakta oldukları dolayısıyla her biri için dereceler vardır..." (Enam Suresi, 132) ayetleriyle bildirdiği gibi, insanlar her yaptıklarının karşılığını mutlaka ahirette alacaklardır. Bu gerçek bir hadiste şöyle haber verilmiştir:
Pişman olan kimse, Allah'ın rahmetini gözler. Kendini beğenen de Allah'ın gazabını bekler. Herkes Allah'ın huzuruna, ölümünden önce yaptığı amel ile gelir. Ve muhakkak ki amellerin sahipleri hatimelerine (son hallerine, son sözlerine) göre hüküm giyerler... Kim zerre kadar hayır yaparsa onu görür. Kim de zerre kadar şer yaparsa onu görür. [Ramuz el-Ehadis-1, s. 237/15]
Kuran'da bu gerçeğin bildirildiği ayetlerden biri şöyledir:
Her bir nefsin hayırdan yaptıklarını hazır bulduğu ve her ne kötülük işlediyse onunla kendisi arasında uzak bir mesafe olmasını istediği o günü (düşünün)... (Al-i İmran Suresi, 30)
Allah (cc) yerde ve gökte olup biten herşeyi görür, her konuşmayı, fısıltıyı duyar ve bütün insanların yaptıklarından haberdardır. Hiçbir şey O'ndan gizli kalmaz. Allah (cc)'ın bize şah damarımızdan daha yakın olduğunu, her konuşmamızı, içimizden geçen herşeyi bildiğini, baktığımız, gördüğümüz herşeyi Allah (cc)'ın her an her açıdan gördüğünü iyi kavramak gerekir. Çünkü Allah (cc) ahiret günü insanların "hiç hesaba katmadıkları şeyleri" (Zümer Suresi, 47) de açığa çıkaracaktır. İnsanların kalabalıkta ya da yalnızken yaptıkları herşeyin, ağızlarından çıkan her sözün, zihinlerinden geçen her düşüncenin, belki de içlerinde gizli kalacağını sandıkları herşeyin ahirette bir karşılığı vardır. Bu, Allah (cc)'ın sonsuz adaletinin bir tecellisidir. Bu gerçek bir ayette şöyle bildirilmiştir:
Her biri için yaptıklarınızdan dolayı dereceler vardır; öyle ki amelleri kendilerine eksiksizce ödensin ve onlar zulme de uğratılmazlar. (Ahkaf Suresi, 19)
Bu yazı Harun Yahya’nın eserlerinden alınmıştır.
Konular
- Yaptıklarımızın Hesabını Vermeye Hazırlıklı Mısınız.
- Kur'an Nasıl Bir Devlet Yönetimini Öneriyor.
- Kendimize Rab lar Edindiğimizin Farkında Bile Değiliz.
- Sesli düşler
- Ömürden Kaybolan Bir Senemiz
- Yardıma ihtiyacım var
- Hakan Kenan Hoca
- Türkiye'nin Gururu Lingerium
- Zorunlu Trafik Sigortası
- Kur'an ın Bizlere İndirilme Amacını Doğru Anlamalıyız.
- Rivayetleri Aklamak Adına, Kur'an a Saygısızlık Yapmayalım.
- Allah ın Affetmesi, Şefaati Konusunu Nasıl Anlamalıyız.
- Hac Suresi 47, Zümer Suresi 42. Ayetlerin. Ölüm Ve Rüya İlişkisi.
- Allah ın Sınırlarını Aşarak, Kafirlerden Olmak İstemiyorsak.
- Kur'an neden arapça indirilmiştir. Zuhruf 2-3. Fussilet 44. Ayet.
- Elbette tek vatan bö-lü-ne-me----yiz
- Bizleri dinden saptıran en büyük yanlışımız.
- Çalışanlarınızın network trafiğini DeskGate ile inceleyin
- DeskGate en iyi sirket guvenlik programi
- Pekala ölmüyormuyuz
- Siber saldırı ve afetlere karşı veri yedekleme yazılımı DeskGate
- Işsizlik sel gibi
- Ad adres telefon
- Nuhilik (noahidizm)
- Isa beklenen yahudi mesih midir?
- Cümle kapısı..
- Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 3
- Nasreddin Hoca Fıkraları
- Allah ın resulünün bizlere örnek oluşunu, hangi kaynaktan öğrenmeliyiz?
- Ayşecik İle Yasemin Sultan