Gel Ey Yüreği Gül ile Dağlanmış Gece

Uzak bir sevdanın kanatlarına yasladığı yüreğiyle suskunluğu kuşanır gece. Elleri ve yüreği ayazına kadar titrer. Çiçekler kadar huzur vericidir erilen mevsimler. Candaş bir gece sabrı yineler durur suskunluğunca. Bir ırmak kenarında oturup da; ehil bir aşk tefekkür edilir hayâ kuşanılarak. Sırtındaki ateşi çıkarıp da ağlamak istenir. Birden bir söz gelir aklına: “Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm”. Bir şaire selam eder gönlünce. Ve şimdi ey yüreği gül tutmuş gece: Sal; ağlaşmalarını “dil rûba” bir kıbleye…

Konular