[color=blue]SEVDİĞİNE KAVUŞMAK
Dokuzuncu asırda, yetişen evliyâdan,
Biri dahî “Muhammed Süreymî”dir o zaman.
Birgün biri gelerek, bu velînin yanına,
Dedi ki: “Bir derdim var, yardım et lütfen bana.”
Derdi de, bir kadınla, evlenmek istiyordu,
Kadın ise aksine, bunu istemiyordu.
Gösterip bir odayı, ona o mübârek zat,
Buyurdu ki: “Şuraya gir ve kapıyı kapat.
O kadının ismini, söyle devam üzere,
Murâdın tez zamanda, hâsıl olur bu kere.”
O kimse “Peki” deyip, odaya girdi nâçar,
O kadının ismini, söyledi tekrar tekrar.
Birkaç gün geçmişti ki, hâdise üzerinden,
O kadın birgün gelip, kapıyı çaldı birden.
Dedi ki: “Ben falanca, kadınım, beni dinle,
Bil ki ben, evlenmeye, râzı oldum seninle.”
O anda o kimseye, erişti bir hidâyet,
Kadınla görüşmeyip, teklifini etti ret.
Düşündü ki: “Bir kişi, severse birisini,
Mâdem ki kavuşuyor, çok söylerse ismini.
Öyleyse insanlarla, uğraşmağa ne gerek,
Rabbime kavuşurum, ismini söyleyerek.”
O günden itibaren, o kişi gündüz gece,
“Allahın zikri” ile, velî oldu böylece.
[url]www.turktakvim.com[/url]
__________________[/color]