Hayata dair yazılar yazacağım ya kendimce..
Bu cümleyi kurduktan sonra uzun uzun düşündüm.
Nedir Hayat ?
Doğdumuz anda başlayıp, son nefesimizi verene kadar geçirdiğimiz her dakikanın toplamı mıdır hayat? Yoksa "ohh be hayat varmış !!" dediğimiz zamanlarmıdır. Çok üzülüp, çok ağlayıp en sonunda bir mucize gibi gelen mutluluk olabilirmi hayatın ta kendisi. Ya da çok sevipte birbirlerini, dönüp arkalarını giden sevgililerin yaşadığımıdır hayat hem de en adaletsizinden. Belki de; gitti sanıpta arkanı döndüğünde orda durup sana bakan sevgilinin gözlerindedir hayat. Ne dersin?
Para olunca mı yaşarsın hayatın en güzelini, yoksa samanlık seyran olurmu gerçekten bu devirde. Hadi diyelim olmaz artık samanlık, geri kalan hayatımda da rahat edeyim. Çalışmak lazım o zaman. Peki ömrümüzün sonuna kadar ev kirası, doğal gaz faturası, kredi kartları için çalışıp da en güzel günlerimizi harcamak mı bu hayat denilen şey. Biraz rahat yüzü görmek için, günde 10 saat kölesi mi olmalıyız fabrikaların, ofislerin. Çocuğumuza güzel bir hayat vermek için, hergün arkamızda ağlarken mi bırakmalıyız. İlk yürüdüğü günü, anne dediğini başkasından mı öğrenmeliyiz şu hayat denen kargaşada. Her sabah saat 7 .00'de sevdiklerimizin yüzüne bakmaya fırsat bile bulamadan o çekilmez çalar saat sesiyle uyanıpta, kendimizi otobüste mi bulmalıyız. Sevdiklerimizi görebilmek için ajandamıza randevular mı ayarlamalıyız. Bayramlarda tatillere gidip, tatillerde mesaiyemi kalmalıyız.
Hayat genelinde o kadar çok şey ki aslında.. Mutluluk, acı, aşk, annelik, babalık, zenginlik , delilik, sorumluluk.. Ama bence hayat görebildiğimizdir. Onun için görmeyi bilmeliyiz. Gördüklerimizi sahip olmak istediklerimize kıyaslamalıyız. Ama en önemlisi istediklerimiz için neler feda ettiğimizi bilip, şu ne olacağı belirsiz hayatta hiç bir şeye geç kalmamalıyız.
Hayatta Başarılar