Günahtan çok sakınırlardı
İslam büyükleri, günahın büyüğünden de, küçüğünden de çok sakınırlardı. Çünkü cenâb-ı Hak kuluna küçük bir günahtan dolayı da gazab edebilir.
Ebu Meysere hazretleri anlatır: “Birisi öldüğü zaman, azab melekleri ona öyle bir vurmuşlar ki, kabri ateşten bir alev kesilmiş. O, ‘Bana hangi günahımdan dolayı vuruyorsunuz?’ demiş. Melekler ona demişler ki: Sen bir defasında bir mazluma rastlamıştın. Mazlum senden yardım ve meded istemişti. Fakat sen ona yardım etmedin. Bir de abdestin olmadığı halde bir namaz kılmıştın.”
Şüreyh el-Kâdî buyurdu ki: “Rüşvet almaktan veya vermekten son derece sakınınız. Çünkü rüşvet, hâkimin ve hak olan hükmün gözünü kör eder.”
Hasan Basrî buyurdu ki: Valilerden veya yardımcılarından birisi bir fakire acıyarak sadaka verirken gördüğü zaman, ona şöyle derdi: Sen önce kendisine zulmettiğin kimseye acı da hakkını kendisine iade et. Böylece zimmetini de temize çıkarmış olursun.”
Meymun bin Mihran buyurdu ki: “Bir kimse, başkasına bir haksızlık eder de onunla helallaşmak imkânını kaçırmış olursa, her namazın arkasından onun için istiğfar etsin. İnşâallah bu suretle kurtulur.”
Hazreti Huzeyfe buyurdu ki: “Cemiyetlerin idaresini elinde tutanların fâcir, aşağı, ilim adamlarının fâsık, güvenilir adam sıfatiyle kendilerine önemli işler tevdi edilenlerin de hâin olması; kıyamet alâmetlerindendir.”
Meymun bin Mihran buyurdu ki: “Kişi namazını kılarken kendisine lânet eder de hiç farkında olmaz.” Bu nasıl olur, diye sormuşlar. O, şu cevabı vermiş: “Bilin ki, Allahü teâlânın laneti zalimlerin üzerine olsun.” meâlindeki âyeti okur, halbuki o, birtakım günahları irtikab etmek suretiyle kendisine zulmetmiş; onun-bunun malına veya ırzına el atmak suretiyle de başkalarına zulmetmiş bir zâlimdir.”
Ka’b el-Ahbâr bir adamın mübarek cuma gününde ötekine berikine haksızlık ettiğini görmüş. Ona demiş ki: “Sen böyle bir günde insanlara zulmetmekten korkmaz mısın?”
Bir hadîs-i şerifte şöyle buyurulmuştur:
“Allah üç şeyi üç şeyde gizlemiştir: Rızasını tâatlarda, gazabını günahlarda, evliyasını da kulları içinde