[color=darkblue]Rehbersiz olmaz
Şam evliyâsından Muhammed Ebû Müslim hazretleri, bir gün bâzı gençlere;
- Rehber olmadan, “doğru yol”a kavuşulamaz, buyurdu.
Dinleyenler;
- Rehber kimlerdir efendim? diye sordular.
- Hakiki rehber, “Ehl-i sünnet âlimleri”dir, buyurdu. Böyle âlimleri aramak farzdır.
Sordular yine:
- Böyle âlimler yoksa efendim?
- Ehl-i sünnet âlimi yoksa, bu âlimlerin yazdığı doğru “din kitapları” her devirde vardır. Bu kitapları arayıp, bulmalıdır.
Ve ekledi:
- Unutmayın. Rastgele kimselerden ve rastgele kitaplardan din öğrenilmez. Öğrenmeye kalkışan da, dînimi öğreneyim derken dinden çıkar da haberi bile olmaz.
Doğru kitap okuyun!
Şöyle devam etti:
- Mûsâ aleyhisselâm, peygamber olduğu ve Allahü teâlâ ile konuşmak şerefine kavuştuğu halde, Hızır aleyhisselâmdan ilim öğrenmeye geldi.
Sözüne devamla;
- İnsanın, bu kıymetli ömrünü, “doğru din kitabı” okumaktan ve “hakiki âlimler”in sohbetinden daha kıymetli bir şeyle geçirmesi mümkün değildir, buyurdu.
Ve ilave etti:
- Dînimiz, İslâmiyeti öğrenmeye çok önem vermiştir.
Şöyle bitirdi:
- Hadîs-i şerîfte; (Doğru ilim sâhibi olan ve ilmi ile amel eden bir âlim ile Peygamberler arasında bir derece fark vardır. Bu bir derece, peygamberlik makamıdır) buyuruldu.
En akıllı insan
Bir gün de gencin biri bu zata gelerek;
- İnsanların en akıllısı kimdir efendim? diye sordu.
Cevabında;
- En akıllı insan, “ölüme hazırlanan”dır, buyurdu.
Sordu yine:
- En ahmak insan kimdir hocam?
- Dünyâya tapandır.
- Peki, en zengin efendim?
- Kanâat edendir.
Abdüllatif Uyan[/color]